24 Kasım 2020 Salı

“Rizeli Yezit Kişi” + “Yürüyen Buda Kılıklı” + “Kadın Katili Mafya” İttifakı Nasıl Bir Davaya Sahip Olabilir?

“Rizeli Yezit Kişi” + “Yürüyen Buda Kılıklı” + “Kadın Katili Mafya” İttifakı Nasıl Bir Davaya Sahip Olabilir?

Bu üç şer tipoloji, nasıl bir araya gelip de önüne gelene terörist, vatan haini, bölücü diyebilir?

Duygusal bir ak saçlı, halis niyetli ak vekillerin vicdanı olan biri bu kadar laftan sonra nasıl rencide olmaz?

Türk sağı bu kadar sığ da bunların takipçileri bu kadar akıldan, izandan yoksun bu kişileri ciddiye alıp nasıl mantıklı davranabilirler?

Binlerce basılan bir kitap, bir ülkenin cumhurbaşkanı adayı olmuş bir kişi, milletvekili seçilmiş, uzun yıllar resmî parti yönetmiş birine, aklî melekelerini yitirmiş, promptere bakmadan şuurlu bir cümle kuramayan, demans ama sözde aşırı millî bir tip hangi cüretle, hukukla, hakla terörist diyebilir?

Bu promptere bakmadan şuurlu cümle kuramayan, düz yolda yürüyemeyen kişi vatan yabancı şirketlere satılırken millî duygularını ne yapar, milliyetçi dolarlarını bozdurup yüksek faize yatırmayı milliyetçiliğinin neresinde gizler?

Birbirine Rizeli onursuz yezit, dinimizi kullanarak ruhunu şeytana satmış tip, yürüyen Buda kılıklı, Allah yüzünden nuru silmiş, keçi değil teke yumurtası bile olamazsın, zürriyetsiz, çocuksuz, bekar kişi, 17/25 Aralık kutulu soyum haftasının hesabını sormazsam namussuzum diyenlerin “kutlu davasından” memlekete bugüne kadar nasıl bir hayır gelir aziz milletimiz?

Birbirlerine söyledikleri onca küfrü yutanlar, birbirlerine onca hakaret edenler; memleket soyulurken, hazine yağmalanırken, fabrikalar, madenler, ormanlar satılırken birbirlerine ve millete karşı yerliyiz, milliyiz diye bayrakla, din ile bu kadar talanı, yalanı, riyayı örtbas edip susamazlar mı?

Birbirine bunları söyleyenlerin bu ülkenin gençlerine, yarınlarına nasıl bir miras, dava, gelecek bırakabilir?

Bu tiplerin yönettiği ”devlet aklından” vatana, millete ne hayır gelecek de ülke şaha kalkacak?

Şimdi de diyesiler ki AB ile tekrar cicim ayları yaşayabiliriz, AB ülkeleri belki de faşist bir Haçlı zihniyetine sahip değil! Akdeniz’de gemiyi durdurup kabile ülkesinin konteynırını arıyorlarmış gibi muamele edebilir yani müzik notası vermeyi bile düşünmezler artık! 

Ortadoğu’nun eşbaşkanı, ümmetin reyizi oldum diye caka satanların borusu, Suriye’de, Libya’da, Irak’ta, Azerbaycan’da ötmeyince şimdi kendilerini AB içinde görüyorlarmış:)

Halis niyetlilerin istikameti fırıl fırıl dönüyehhh!

Birbirinize küfür etmeyiniz, edepli sözler söyleyiniz pek muhterem devlet büyükleri:))

Söylediklerinizi de unutmayınız! Devlet gibi devletlerin hafızası olur, unutmaz! Ayıp! Ayıp!

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder