16 Mart 2021 Salı

Uçmayış Garantili Havalimanları, Şahsın İhya Edici, Hazine Kurutucu, Araç Geçmeyiş Garantili Köprüleri, Tünelleri!

Uçmayış Garantili Havalimanları, Şahsın İhya Edici, Hazine Kurutucu, Araç Geçmeyiş Garantili Köprüleri, Tünelleri!
Hay maşallah sistemine, parlak teorilerine, süper ihya olmalı, hazine sıfırlamalı, yandaş semirtmeli tekniğine!
Fakirlerin parası yoksa geçme, uçma zorunluluğu yok ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin uçmayışlara, geçmeyişlere, hastalanıp hastaneye yatmayışlara para ödeme zorunluluğu var; hem de dolar cinsinden!
Haa bu tiplerin ağababaları ABD Nato kamplarında eğitim alan Türkeş tipi millî olduklarını üfürdüklerinden Dolar milliyetçiliği, NATO severlikleri tipik sağcılıklarından; saray Müslümanları da sarayları ne kadar yerli ise o kadar Müslüman işte!
Devlet, devlet değil de sarayındaki tuhaf tuhaf konuşan, bir gözü sürekli toprağa bakan yaşlı kişi hariç aile tipi anonim şirket.
Patron, damadını, imam hatip lisesinden arkadaşlarını, yeğenlerini, teyze oğullarını, oğullarını, onların sınıf arkadaşlarını şahsının istediği gibi her makama liyakat, diploma, yeterlilik aradan atıyor.
Hatta hırsız, rüşvetçi olduğu belgeli yavşak tipleri elçi bile tayin edebiliyor.
Devletin kiracı olduğu şehir hastaneleri sisteminde hasta yatış-yatmayış; röntgen, EKG çekiş-çekmeyiş; kan testi yaptırıp-yaptırmayış; ambülans helikopter uçuş-uçmayış garantisi de içinde...
Böyle devlet sistemi hangi ekonomide, hangi şahsın sisteminde var? 
Ecdat namlı köprülerinden, kaymak gibi duble yollarından araç geçiş-geçmeyiş garantisi de USD dolar cinsi garantisiyle içinde...
Zât-ı şahaninin  önce kayınpeder-damat tipinde başlayan sonra sadece "şahsım sistemi" olan çılgın ülke yönetme sisteminin eşi menendi geçmişte de yok gelecekte de olamaz!
Kapitalizm, kapitalizm; liberalizm, liberalizm olalı böyle boş beleşe, paçoz projelerle, çapsız ve terbiyesiz patronlarla, maliyetinin 30 katı zararına iş yapan bir sistemin mümkün olacağını hayal bile edememişti! John Lucke, David Hume, Richard Cantillon da liberal olacak?
Tâ ki saray Türklerinin devr-i iktidarlarına dek:)))
 "Faiz, sebep; enflasyon neticedir." ispatı için kocaaa hazine boşalttılar da kimseye yaranamadılar.
Aziz milletimizin ocağına, evine, mutfağına, kafasına tam tamına 128 milyar dolarlık damat kadar taşı düşürdüler de bekledikleri kadar ekonomiyi çokomellendiremediler.
Çöp olan para sanalım ki heriflerin umurlarında, ulan teori yanlış mı acaba diye de hiç düşünmeyici...
Yerli ve millîyiz diye ahkam kessinler, ülkenin madenlerini Kanadalılara, İngilizlere, İspanyollara peşkeş çeksinler, üstelik dünyanın en güzel ormanlarını kökünden siyanürler yok etsinler, ( Kaz Dağları, Giresun, Kaş, Biga ) dünyanın en verimli ovaları Aydın'ın incir bahçelerini jeotermal için kurutsunlar...
Bu sözde yerli ve millî tipler sayesinde de çıkardıkları madenlerden, enerjiden en fazla %4'ünü ülkeye bıraksınlar. Düşmana, eşkıyaya, hayduta ne gerek bu yerli ve milliler varken?
Araç geçiş garantili köprüleri belki John Lucke hayal etmiştir; ama araç geçmeyişinden de kâr yapıbileceğini akıllarının ucundan bile geçirmemişlerdir.
Milletle dalga geçer gibi bir hava limanı yapsınlar ki adını "Zafer" koyup yağmacı namussuz şirketlere uçmayan yolcular, kalkmayan uçaklar, taşınmayan yolcular için hem de "saray Türkleri tipi huhuuu devleti sayesinde" pandemi günlerinde bile paralarını ödesinler. 
David Hume rüyasında bile böyle sistemi tasavvur edemezdi.
Ay'a bayan bile götüremeyiş, Karadeniz'den çığır açıcı gaz çıkaramayış, Akdeniz'den 
varil petrol bulamayış, ama 3-5 cibilliyetsiz müteahhite dolar cinsi paralarını tıkır tıkır ödeyiş, vergilerini almayış...
Aşağıdan, yokarıdan; saraylardan, köşklerden, Jumbo Jetten, Audilerden, yolun sonu görünüyorrrr.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder