31 Ocak 2021 Pazar

Fahiş Köprüler, Fahiş Vergiler, Fahiş Duble Yollar Şahlanınca Gıda Fiyatları da Kudurdu Tabii!

Fahiş Köprüler, Fahiş Vergiler, Fahiş Duble Yollar Şahlanınca Gıda Fiyatları da Kudurdu Tabii!

Vatandaşa zulüm etmeyin eyyy küçük esnaflar, bakkallar, manavlar, kasaplar!

Az Elon Musk gibi, Jeff Bezos gibi çalışsaydınız bu ülke böyle mi olurdu? Tembeller, nankörler!

Ağır cezalar sizi bulabilir. Halis niyetli saray Türkleri "Erken Uyarı Sistemi" kurmuşlar:))))

Fahiş fiyat görünce ötüyor, aziz milletimiz de zamlardan nasip olursa kurtulmuş olup zât-ı şahaninin sistemine bir kez daha hayran oluyor.

Çiftçinin mazotuna, gübresine, tarım ilacına, ulaşım maliyetine, elektrik, su faturasına yapılan zamma ötecek değildi ya EUS fakirler!

Ne mutlu ki şahsın şahsî rejiminde bir tek asgari ücretler, memur ve emekli maaşlarının zamcık oranları fahiş değil!

Hayli usturuplu, hayli efendi, hayli ahlaklı bir zamcığımız var ki, aysonu geldiğinde zamcığımız da kiralar, kredi kartı, elektrik, doğalgaz, telefon, internet faturalarını görünce mahcup olup gaiplere, kırklara, yedilere gark oluyor.

Zamcığımızdaki bu ahlak, bu edep tabikisi de saray Türkleri sayesinde!

Ya gıda teröristlerine ne demeli, ülkenin damatsız ekonomisi çokomelsiz de olsa pik yapmışken? Saray Türkleri, maliyetinin 10 katına ihale verdikleri dolar üzerinden araç, uçak, yolcu, hasta garantili; duble yolların, havaalanlarının, şehir hastanelerinin sahiplerine o fahiş fiyatları ödemeseydi bu ekonomi böyle pik yapar mıydı?

Şu esnafların gıda terörü saldırı elbet püskürtülecek aziz milletimiz.

PTT ayçiçeği satamaz mı, market fiyatının %20 daha fazlasını aziz milletimize ittiremez mi eyy hain esnaflar!

Saray Türkleri artık fakir vatandaşları hain esnaflara ezdirmeyecekmiş! 

Elon Musk gibi gece gündüz çalışıp da Covid 19'u fırsata çevirecek 1 Saray Türk'ü bulamadılar ya yuf olsun bu millete!

Zât-ı şahani yiyici müteahhitlerini, saray beslemesi ihalecilerini ezdirdi mi bugüne kadar?

Ülke ekonomide şahlanırken, Almanya, Fransa, İngiltere, ABD bizi kıskanırken şu hain esnafların ettiğine bakın!

Bunlara basacak ağır cezayı, milleti kurtaracak zât-ı şahani yine!

Bu gıda acaba neden zamlanıyor?

Tabikisi esnaflar, depocular, marketler yüzünden! 

Faiz, sebep; enflasyon, neticedir teoremi ile bir ekonomi böyle mi olur?

Faize de karşılar...

Bu milleti gıda teröristlerine ezdirmeyecekmiş nasipse.

30 Ocak 2021 Cumartesi

Elon Musk Gibi Gece Gündüz Çalışmayan Yerli ve Millî Gıda Teröristi Esnaflar! Zât-ı Şahani Gıda Teröristlerine de Göz Açtırmayacak!

Elon Musk Gibi Gece Gündüz Çalışmayan Yerli ve Millî Gıda Teröristi Esnaflar! Zât-ı Şahani Gıda Teröristlerine de Göz Açtırmayacak!

Ülkenin ekonomisi şahlanmış, Türk tipi Covid 19 destanı yazılmış, yerli otomobil, yerli aşı, yerli traktör müjdeleri verilmiş.

Ecdat namlı araç garantili köprülerden, uçuş garantili havaalanlarından, duble yollar, şehir hastaneleri müteahhitleri dolar üzerinden paralarını tıkır tıkır almış; şu esnafların, marketlerin, stokçuların, depocuların ettiğine bak!

Halis niyetli ihyacılar, gece demeden, gündüz demeden saraylarında bu millet için ne koşullarda çalışıyor, çifter çifter maaşlarını hayır hasenat işlerine nasıl yetiriyor diye soran esnaf, market, manav yok tabii!

Saray Türkleri, kuru soğan, patates, dolar, referandumdaki hayırcı teröristlere karşı, tanzim satış kuyrukları, %10 indirim destanı, gübre zammı, mazot zammı, ithal tarım ürünleri vergi sıfırlaması yaparak bu hain esnafları, bölücü marketleri, militan depocuları zamanında nasıl bozguna uğratmışlarsa şimdi de gıda teröristlerini PTT'den ayçiçek yağı, salça, bulgur, nohut, zeytinyağı satarak darma duman edecekler.

Şüphesiz ki eski Türkiye'nin Sümerbank'ını, Tariş'ini, Fikobirlik'ini, Et ve Balık Kurumu'nu, Tekel'i özelleştirmiş olmasalar bu tanzim satış kuyrukları, PTT ayçiçeği satışlarını eda etmeyeceklerdi!

Zât-ı şahani cuma namazına müteakip bu haftanın teröristlerini "esnaflar"; militanlarını da "marketler" şeklinde ihdas etti.

Şimdilik Selahattin Demirtaş, Osman Kavala orda duradursunlar; Kılıçdaroğlu'nun Ak Partisi militanı ilan ettiği valilerin davaları ile uğraşadursunlar.

Bu gıda teröristi esnaflara zât-ı şahani çok ağır cezalar tevdî edecekmiş.

Tarım, hayvancılık girdileri gübreye, elektrik, ulaşım, tarım ilaçlarına fiyat güncellemesi yapılmış da köprülere Deli Dumrul vergisi vermek zorunda kalıyorlarmış da elektrik, su faturaları ikiye üçe katlanmış da dükkan sahipleri Covid 19 döneminden beri kiralarında hiç indirim yapmamışlar da...

Zât-ı şahani bunları yer mi bee? Elon Musk gibi çalışıp çok kazanan yok!

Covid 19 pandemisini fırsata çevirip dünyanın en zengin kişisi olan Elon Musk'a zât-ı şahani hayran!

Beyefendi aramış sormuş, nedir bunun hikmeti? Demiş ki gece gündüz çalışıyorum!

Bu millet çalışmıyor ki dünyanın en zengini çıksın içinden, ekonomi şahlandıkça şahlansın!

Zât-ı şahaninin küçük damadı anca motor gibi önemsiz bi parçası hariç her şeyi, özellikle isimleri yerli millî İHA SİHA yapsın! Elon Musk nireee, küçük damat nireee?

Bu ülkenin Elon Muskları, Jeff Bezosları, Mark Zuckerbergleri, Bill Gatesleri neden yok?

Damat olacak tipin birine sen kocaaa devlet hazinesini teslim et, adam bakın burası çokomelli, aha şurası etipuflu desin, ekim kasımdan, kasım aralıktan, aralık ocaktan iyi olacak desin kocaa hazineyi sıfırlasın, bir de at izi it izine karıştı diye mektup döşesin bir Elon Musk'un servetinin yarısı kadar şahlandıramasın!

29 Ocak 2021 Cuma

Aşıda Dünya 3’süymüşüz! Covid 19 Olup Biraz Daha Ölmeyelim Sakın, Aman Haa Türkiye’m!

Aşıda Dünya 3’süymüşüz! Covid 19 Olup Biraz Daha Ölmeyelim Sakın, Aman Haa Türkiye’m!

Ver mehteri, sıva manşetini havuz medyası, manşet manşet üstüne!

En çok aşı projesi çalışması şahsın rejiminde hamdolsun!

Saray Türkleri dünya 3’üncüsü olmak için tam 436 araştırmacıyla  17 yerli, millî ve çılgın proje geliştirmişler.

27 Mayıs 1928’de kurulan, 2 Kasım 2011 tarihinde Resmi Gazete ’de yayımlanan 663 sayılı kararname ile Refik Saydam Hıfzısıhha Enstitüsünü kapatan şuursuzları Z kuşağı bilmese de olur.

Saray Türkleri Refik Saydam Hıfzısıhha Enstitüsünü kapatmasa da ne yapsaydı Z kuşağı?

Daha 1931 yılında, ağız yoluyla uygulanan BCG Aşısı üretimine başlamışlar.

1932 yılında, serum üretiminin ülke ihtiyacını karşılayacak düzeye gelmeleri sonucu, dışarıdan serum ithali dururup, aşı ithalinden ihya olanlara engel olmuşlar.

1933 yılında, Simple Metodu ile kuduz aşısı üretmişler, saray Türkleri kapatmasın mı?

1934 yılında, İstanbul Aşıhanesi, Enstitü bünyesine nakledilmiş ve çiçek aşısı üretimini ülke ihtiyacını karşılayacak düzeye getirmişler, şimdi bu saray Türkleri böyle bir kurumu kapatmasın mı?

1937 yılında, kuduz serumu üretilmeye başlanmış, saray Türkleri kapatmasın mı?

1940’lı yıllarda Türkiye, Ortadoğu ülkelerine tifüs aşısı satmış, saray Türkleri kapatmasın mı?

1942 yılında, tifüs aşısı ve akrep serumu üretimine başlamışlar, saray Türkleri kapatmasın mı?

1948 yılında ülkemizde ilk defa boğmaca aşısı üretimi yapmışlar, saray Türkleri kapatmasın mı?

1950 yılında, İnfluenza Laboratuvarı, Dünya Sağlık Örgütü tarafından Uluslararası Bölgesel İnfluenza Merkezi olarak tanıtmışlar ve influenza aşısı üretimine başlamışlar, saray Türkleri kapatmasın mı?

1951 yılında, ilk kez antibiyotiklerin ve bazı vitaminlerin kalite kontrolüne başlamışlar, saray Türkleri kapatmasın mı?

1956 yılında, tetanos aşısı daha modern metotlarla üretilmeye başlamışlar, bu milletin ihya olmasına mani olanları, saray Türkleri kapatmasın mı?

2004 yılında ise Manisa Tavuk Hastalıkları ve Aşı Üretim Enstitüsü, Bakanlar Kurulu Kararı ile kapatılmış.

2 Kasım 2011 tarihinde Resmi Gazete ’de yayımlanan 663 sayılı kararname ile Refik Saydam Hıfzısıhha Enstitüsü’ne saray Türkleri toptan kapatmasaydı, bu özel hastane sahipleri, ilaç tekelleri nasıl ihya olacaktı aziz milletimiz, şimdi dünya 3’üncüsü olabilirler miydi?

Nasipse Covid 19 salgını bitse de ,mühim değil, saray Türkü modelli (Adı Yavuz mu olur, Fatih 1453 mü olur, Burun Sultan Abdülhan, Gudubet Yıldız Sarayı Kızıl Sultan aşısı mı olur?) BioNTceh, Moderna, Sinovac, Sputnik V, Oxford AstraZeneca aşılarına muthaç olunmadan yine yepisyeni bir destan daha eda edebilirlerdi.

Hem sadece aşı konusunda mı destan yazıyorlar, aşk olsun eyy yalAK havuz medyası?

2 saatlik şarjla 8 saat çalışabilen yerli ve milli traktör, zât-ı şahaninin tukuaz mavisi galoşla poz verdiğinden, hani, ne çabuk unuttunuz, yerli ve milli uçaklar, otomobiller, motorları ecnebi ihalar, sihalar, gemiler, gemicikler, helikopterler, tanklar...

Dünyada itibar, ihtişam kazandırıcı “şahsın millet sarayı” bakımından dünya 1’incisiler!

Dünya makam aracı sahibi bakımından evelallah saray Türkleri yine zirvede, yine  1 numara!

Dünya liderleri arasında  sadece şahsının kullanımına ait uçak sayısında da 1 numara değil mi şahsın ülkesi!

İtibarımız dünyada parmakla değil saraylarla, makam uçaklarıyla göstertiliyor eyy yalAK havuz medyası.

Covid 19 salgınında, Covid 19 dışında Türk tipi “bulaşıcı hastalık” icat eden başka hansi millet var?

Helal içki vergisi, helal sigara vergisi konusunda kimse saray Türklerinin eline su dökemez dünyada yine 1 numaralar elbet!

Devlet ihalelerini aynı şirketlere verip, ilkel birikim yaratma konusunda, dünyada kendi milletine sövüp o devletten ihale alabilen halis niyetli müteahhitler konusunda da 1 numaralar 1!

Hey yavrum hey! Dünya saray Türklerini hayranlıkla izliyor, herkesler kıskanıyor.

Böyle bir dünya lideri Almanlara nasip olacak değildi ya? 

28 Ocak 2021 Perşembe

Alis Harika Diyar Görmemiş Bee! Memlekette Her Şey Çok Süper! CHP Açlık,İşsizlik, Geleceksizlik, Hukusuzluk Algısı Yapıyor!

Alis Harika Diyar Görmemiş Bee! Memlekette Her Şey Çok Süper! CHP Açlık,İşsizlik, Geleceksizlik, Hukusuzluk Algısı Yapıyor!

Tabi fakirler ne sandınız? Şahsın sistemi çok süper bi şiii aslında!

Enflasyon, faiz, kredi kartı borçları filan aslında hep gelişmişlik, itibar ve ihtişam göstergesi şeyler!

Adamlar hem Müslüman hem de Sünni Müslüman 40 TL’lik rakıdan 160 TL vergi alıp o vergilerle de hayır hasenat işleri yaptıklarını söylemekten hiç gocunmuyorlar.

TÜİK verilerine göre kimse işsiz değil onlara göre; dünya zât-ı şahaninin şahlandırdığı ekonomiyi sistemini kıskanıyor.

Bu CHP filan hep militanmış, aslında CHP diye parti bile olmayabilirmiş; hatta ülkeyi de zât-ı şahaninin doğmadık ruhu kurmuş olabilir.

İki ayyaş nasıl ülke kuracak ki, kendilerine saray filan da yapmadan, sülalalerini ihya etmeden, vatan topraklarını, fabrikalarını, limanlarını yabancılara satmadan?

Bu Z kuşağı SSK’nin 20-30 sene önceki durumundan bir haberdar olsa hemencecik ampülle aydınlatan AK Parti’sine oy verir.

Niye çünkü? Bunlar okumuş çocuklar, neden işsiz olduklarını, hukuk denilen şeyin ne işe yaradığını, kimlerin hiç hak etmedikleri makamlarda bulunduklarını, kimlerin insanların gözünün içine baka baka, insanların zekasıyla dalga geçen insanlık onurunu küçük düşürücü yalanlar söylediklerini, bu yalanları ile hangi gerçeklerin üstünü örtmeye çalıştıklarını görüyor olabilirler.

Yumurtanın, etin, sütün, peynirin, ayçiçek yağının, zeytinyağının fiyatı aslında o kadar yüksek değildir; bunların hepsi CHP’nin uydurduğu algı operasyonudur.

Elektrik, doğalgaz, su, telefon fatruraları da hep algı operasyonu nedeniyle kabarık...

Bir kere aziz milletimizin faturlarına, “kayıp-kaçak bedeli”, “sayaç okuma bedeli” gibi son derece halis niyetli bedelleri yansıtsalar da henüz “küresel ısınma bedeli”, “evin içinde battaniye ile ısınma bedeli”, “kombiyi açmama bedeli” gibi kalemleri yansıtmadılar. İnsan bazen hayret ediyor saray Türklerine.

Saray ve şürekası her gün çokomelli ekonomilerinden alıp alıp servetlerine servet şeklinde sürüyor oysaki...Hem de en dolar garantili yerlerinden...

Terör örgütü olma yolunda ilerleyen hain, itibar düşmanı EYT’liler prim günlerini doldurdukları halde ne diye emekli olmak isterler ki?

Çift dikiş maaşları, saraylılar ve semirttikleri yiyicileri dışında alıp hayır hasenat işi yapacaklar sanki?

Saray ve şürekası, aldıkları maaşlardan birisine hiç dokunmadan “hayır hasenat” işlerinde kullanmasa o fakirlerin hali ne olurdu fakirler?

Fakirlik biterse o fakirliğin üzerinden yazlık, kışlık saraylar itibar için yükselmezse memleketin uluslararası saygınlığına ne olcak demiyor bu CHP?

Ya Angela Merkel gibi apartman dairesinde yaşamak zorunda kalsaydı saraylarında zevk u sefa içinde yaşamayıp altın musluklarından ejder meyveli smoothie çilesi içen millet adamları?

Hani itibar, hani ihtişam?

Ülkede esnaflar iflas etmiyor, her üniversite mezunu iş bulabiliyor, işsizlik yok, herkes evinde korkmadan kombiyi açıp ısınabiliyor, haftada iki gün balık, bir gün et yiyebiliyor, kimsenin Covid 19 nedenediyle korkusu yok, nasipse yerli ve millî aşı da bulacaklar.

Hey yavrum hey! Alis, Harikalar Diyarı nasıl olurmuş bir görsün beee...

27 Ocak 2021 Çarşamba

Ejder Meyveli Smoothie Kafası mı Saray Türkleri Kımız Kafası mı Güzel Yapıyor Bu Adamların Kafalarını Fakirler?

Ejder Meyveli Smoothie Kafası mı Saray Türkleri Kımız Kafası mı Güzel Yapıyor Bu Adamların Kafalarını Fakirler?

Yerli ve millî ulrta post-truth gerçeklik yaşatıyorlar aziz milletimize.

Hem yerli ve millî ne varsa yabancıları satıyorlar hem en yerli en millî biziz diye üfürüyorlar.

Deprem geçirmiş, canlarını depremde kaybetmiş, yuvaları yıkılmış insanları da kış ve salgın günü bir meydanda toplayıp elemanlarıyla birlikte otobüsün üstünden kafalarına kafalarına keyif çayı paketleri fırlatıyorlar.

Utanma, hicap duyma, kendilerini çay kapışan insanların durumunda düşünme yetileri yok!

Saraylarda da zevk u sefa için değil de millet için çalıştıklarına şahıslarını ikna etmiş görünüyorlar.

Hem o sarayların aylık kirasını nasıl hangi güçlükle ödüyorlar kim bilir?

Zât-ı şahani, devletin sarayında boş beleşe, kira, elektrik, su, doğalgaz parası vermeden oturacak değil memur kafam. 

Devlet o kadar maaşı neden versin yoksa? Zât- ı şahaninin aylığından da bu devlete nasip olmasın mı?

Millet 2+1 evinde, asgari ücretle, memur, emekli maaşlarıyla o kadar gelişmiş bir hayata sahipmiş ki zât-ı şahaninin sayelerinde her evde buzdolabi, TV, çamaşır makinesi filan varmış artık.

Milletin gerçek işsizlik sayısını, milletin açlığını, geleceksizliğini, yaşattıkları hukuksuzlukları, kanunsuzlukları saçma sapan bir şeyi tartıştırıp unutturacaklarını; milletin gerçekten de çok süper yaşadığını sanacaklarına inanıyorlar gibi.

Sahi Z kuşağı eskiden SSK'yi kimin nasıl yönettiğini neden bilip de şimdi 2-3 gerçek diploması olduğu halde neden torpili olmadan iş bulamadığını bilmiyor? 

Devletin hazinesini yağmaladılar, 40 TL’lik rakıdan 160 TL vergi aldılar, ortada gerçek anlamda şahlanma, ivme, canlanma, yükseliş felan yok; hazine tamtakır kuru bakır.

İdeolojileri, sülale boyu ihya olmak, devletin nesi varsa satıp savmak, cibilliyetsiz, küfürbaz yandaş müteaahitlerini semirtmek dışında bir ekonomik öngörüleri yok.

Bu 3-5 cibililyetsiz müteahhite ihale vermeyi, gerçek ederinin 5-10 katına devlete köprü, hastane, duble yol yaptırtmayı, şirket patronlarını bakan yapmayı yerli ve millî marifet sanıyorlar.

CHP diye bir parti yokmuş, yerli ve millî ekonomi şahlanmış, kendilerini artık AB’de göresileri gelmişmiş, ABD ile de her türlü ilişkiye açıklarmış, dükkanını kapatan yerli ve millî esnaf hiç yokmuş; niye çünkü herifçioğlu hiç iflas eden esnaf görmemişmiş, şahsına bu konuda hiç bilgi gelmemişmiş.

Muhalafetin üstüne saldıkları aşırı saray Türkü deyneki de diyesi ki “Bunlar eski numaralar, hem kafasını 13 dikişlik kırdırıyor, hem gözünü hem kulağını patlattrıyor hem de parmaklarını kırdırtııyor; sonra balkonundaki kameradan da kayıt yaptırıyor!”

Siyasetleri, sarayları kokmamış; çürümüş, kurt düşümüş; tuzları kokmuş tuzları ki Tuz Gölü fayda etmez artık!

Vaat bitince, palavara sıkıyorlar, palavra bitince neticelerinden senaryo uydurup gerçeküstü senaryo yazıyorlar.

Millet açlığına, işsizliğine, geleceksizliğine değil de bunlara inanacak sonsuza dek he mi?

Tarihin derinliklerinde kocaa bir çukur açıp içinekireç dökelim ki; gömüldüklerinde öbür tarafı da kokutup çürütmesinler.

26 Ocak 2021 Salı

CHP Diye Bir Parti Yok Aslında; İki Sarhoş İçkiyi Fazla Kaçırınca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni İlan Edivermişler! Zât-ı Şahani Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Varlığından Emindir İnşallah!

CHP Diye Bir Parti Yok Aslında; İki Sarhoş İçkiyi Fazla Kaçırınca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni İlan Edivermişler! Zât-ı Şahani Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Varlığından Emindir İnşallah!

Ağam, şahsına sistem yapmış yine bizimle, muhalefetle, demokrasiyle, hukuk sitemiyle, Anayasayla filan eyleniyyy!

Faiz sebep; enflasyon neticeydi o tamam; ülkemiz şahlanıyor, ekonomi pik yapıyor, kapanan esnaf da yoğudu!

Temizlik-Maske-Mesafe diyerek Covid 19 Destanı da yazdılardı; o da tamamdı!

Hatta dünyada görülmeyen saray Türklerinin icat ettiği “bulaşıcı hastalık” tekniği ile ölümleri yarı yarıya da düşürdülerdi, o da tamamdı.

Canan Kaftancıoğlu militan, Selahattin Demirtaş terörist, Osman Kavala azılı Gezici, 30 yıl birlikte yiyiip içtikleri, Okyanus Efendisi, Gönüllerin Sultanı, Efendimiss diye eskiden adını anamadıkları, elini yalamak için boy boy ABD’ye gittikleri paralel ortakları da şimdi Fetö, bunları kandırmışlarmış, çevirdikleri dolaplardan, kurdukları kumpaslardan hiç haberleri yoğudu, o da tamam.

Bir hafta Türkçe ezan zulmü, bir hafta camiden Çav Bella çaldırdılar, bir hafta bize Türkçe Kuran dayatıyorlar, ya gerçekten okur anlarlarsa korkusu, o da tamam.

Saray Türkleri terörist, militan, bölücü, vatan haini ilan etmediklerini, “Baylama yaparak Bay Kemal, Bay Muarrem, Bayan Meral” şeklinde; canları sıkılınca adamcağız diyerek diplomasız zekalarının elverdiği ölçüde dalga dubara geçtiklerini; kendi kıratlarını, seviyelerini, çokomelli ekonomileri gibi şahlandırdıklarını zannediyorlar.

İmam hatip lisesi tarih dersinin serinliğindeki tarih bilgisinin el verdiğince aslında ülkeyi İnkilizler, Alman ajanlar, Amerigalılar Mustafa Kemal Atatürk ile anlaşarak ona imparatorluğu yıktırıp öyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kurdurmuşlar, Abdülhamit aslında 1 milyon 500 bin kilometrekare toprağı vermemiş de acayip bir dış poltikası varmış, feciii dengeliymiş.

Bu siyasal İslam kafalıların okul müdürleri, tarihçi diye bildikleri feslileri, bu hafta nallarını diken takma isim uzmanı çakma tarihçileri bıyıklı Yavuz abilerinin tarih seviyesindeydi her şey...

Zât-ı şahani birden CHP diye partinin olmadığını da -cağızlı/cuğuzlı ilan etti:)))

Ülkeyi aslında ampül partisi kurdu, zât-ı şahani o dönemde fani dünyamızı şereflendirmiş olmasa da ruhu nasıl bir yiğidin geleceğini, maailece nasıl ihya olacaklarını, damadıyla hazineyi nasıl emükleyeceklerini, millet için düzinelerce saraylar yaptıracağını iyi saatte olsungillerle hissettirmiş olabilir.

Bu CHP, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni kuran, başta vatan haini işbirlikçi saltanatçıları, halifecileri kovan ama nedense ipte sallandırmayan, İngilizleri, Fransızları, İtalyanları, Yunanistanlı işgal kuvvetlerini kovan, bu siyasal İslam kafalı hödüklerin sata sata bitiremedikleri yüzlerce fabrikaları kuran, hiç gereği yokken çok partili hayata geçen, içinde Adnan Menderes, Celal Bayar gibi tiplerin barınmasına izin veren bir parti değilmiş, hatta yoğumuş...

Varsa bir mabutları akıl fikir az da tarih ihsan eylesin!

25 Ocak 2021 Pazartesi

Kara Bibberiiim! Vurrr Kadehlere! Hadi İçççeliiim Ziraaat Kredileri Yerine!

Koskoca Serdar Ortaçgiller, Rokçu Melih Bulular, Koyucu Mehmet Cengizgiller, Yapıcı Ali Ağaoğlugiller Bu Yeni Saray Milletlerinin Efendisidir Ağalar!

Dört işlem bilmeden devlet bankasının yönetimine getirilen diploma üçkağıtçısı güreşçi Hamza Yerlikayalar, hanımına ve şahsına devlet tarafından hayır hasenat maaşı bağlandığını itiraf eden Fahrrettin Altungiller, Sünni Müslümanların Bakara Suresi ile dalga geçip, gömlek kutusu içinde insani ilişkili rüşvet yediğini söyleyen büyükelçi Egemen Bağışgiller, yüzyılın dolandırıcısı Reza Zarrab deyyusuna Türk bayrağı önünde cari açık kapatma hikayesi anlattıran şuursuzgiller bu şahsın şahsî rejiminin yeni efendisidir ağalar!

“Köylü milletin efendisidir!” zalım CHP’nin ilk dönemlerindeki mazide kalmış.

Ziraat Bankası köylülerin ucuz traktör, patoz, pulluk, tohum, ıslah edilmiş damızlık hayvan alması için kurulmuştu epey eskiden.

Şimdi ziraat mı kaldı ki bankası köylüye, çiftçiye, çobana, ırgata faizsiz kredi versin; borçlarını Serdar Ortaç kumar borcu tipinde erteletemeyen çiftçinin traktörüne, ineğine, tarlasına el koyup evine, tarlasına, hayvanlarına neden haciz göndermesin; tarlasını, traktörünü, ineklerini banka neden satmasın?

Neticede köylüler koskoca Serdar Ortaç kadar Ali Sami Yen’in yanındaki sokakta bulunan 12 katlık plazaya sahip, halis bir niyetle kumr oynayan kişiler de değiller.

Kocaaa Ziraat Bankası kala kala çiftçilerin malı, davarı, tarlası, tapanı, traktörü dururken Serdar Ortaç’ın donuna mı kalmış hem?

Şahsın rejimindeki Ziraat Bankası ORA AVM için de kredi verir, almaz; Lübnanlı Haririlere de yerli ve milli Türk Telekom’u alsın diye kredi verir, almaz; Simit Sarayı’nın patronu milyon dolarlık makam uçağı alsın diye de kredi verir almaz; yazar,  görev zararını millet de kuzu kuzu vergisiyle öder bıbıcım!

Kara biberiimmm, vur kadehlere söylesene bir Serdar Ortaç!

Mankenlerin göbeğine zeytin ekmek koyup ye bir bakalım!

Çiftçilerin gözünün içine baka baka o satamadığı zeytinlerden ye de görelim bir olma mı?

Sen utanacak değilsin ya ele güne karşı; neticede ödeyemediğin zeytin, gübre, mal, davar, traktör kredisi değil ya; kumar borcu namus borcu aslanım!

Hani o hukuk devleti, hani o devleti devlet yapan kurumlar, kuruluşlar?

Sen sen ol da ülkeyi eski Türkiye sanıp kadehlere vurup ele güne karşı, saraya karşı içeyim felan deme!

İlla içeceksen altın musluklu mutfakta altın varaklı kadehlerde ejder meyveli smoothieler iç.

Yine zevk u sefalar dolsun gönlüne! Hadi tokuşturun kadehleri Ziraat Bankası’nın çöktüğü satlığa çıkardığı tarlalar, traktörler, zeytinlikler yerine. 

24 Ocak 2021 Pazar

Şahsın Sisteminde İlim Yerle Yeksan, Partili İrfangiller 2 Ayda Şahlandıkça Şahlanıyor!

Şahsın Sisteminde İlim Yerle Yeksan, Partili İrfangiller 2 Ayda Şahlandıkça Şahlanıyor!

Beyefendi irfangillere yüceler yücesi ne koltuklar, makamlar, mevkiler tevdî ediyor.

Sistemleri dedikleri gibi aşırı hızlı karar alıp hemencecik uyguluyor.

Lak diyor, Bulular rektör oluyor; luk diyor Merkez Bankası başkanı 2. Murat görevinden alınıyor; lök diyor, kıh Cengiz Cengiz kıhh diyor Cengiz bir ihaleye daha çöküyor; hayde get diyor, öz damat kovuluyor, etme SS gitme diyor SS gitmiyor; arada AİHM karar veriyor, AİHM bizi ırgalamaz, siz kimsiniz diyor; faiz sebep, enflasyon neticedir diyor döviz fırlıyor, enflasyon neticedir, faiz sebeptir o zaman diyor faiz yine şahlandıkça şahlanıyor, benim alanım tıp değil; tıp olsa hemen bir KHK hazırlar Covid 19 yerli ve millî aşısı bulmaz mıyım, ama ekonomiden iyi anlarım diyor çokomellendirdikleri devlet hazinesine, vergilere hısım akraba çöreklendikçe çörekleniyor.

Saraylarında zevk u sefa içinde maaile şahlana şahlana yaşarlarken saray ve şürekası küçük esnafların iflas ettiğine, işçilerin işsiz kaldığına, çiftçilerin traktörlerini sattıklarına TÜİK verisi kadar bile inanmıyorlar:))

Covid 19'dan ölenlerin yarısına dünyanda hiçbir ülkenin aklına getirmediği Türk tipi "bulaşıcı hastalık" tekniğini geliştirdiler ki sağlık alanında da destan yazdıklarını sanıyorlar.

Anayasa'yı takmasalar da taraflı irfanlarını, halis niyetli müteahhitlerine ihsanlarını eksik etmiyor saray milleti kişileri.

Şahsın rejiminde iki ay içinde şahlana şahlana en yüksek mahkemeye kadar erişti irfan; gerçek bilim Boğaziçi Üniversitesi'nde can çekişiyor.

Huhuuu sistemlerinde, gugukçu adamlar, pek makbul...

Devri iktidarlarında yolsuzlar, rüşvetçiler, hırsızlar, dolandırıcılar, mafya babaları zât-ı âlilerince "beyefendi, sayın, bey, beyefendi, muhterem, büyükelçi, dava arkadaşları" diye anılıyor.

Taraflı irfan yargıtay üyeliğinde iki ay oyalansa da en yüksek, en çok oyu alarak mahkemeler üstü bir kişi oldu.

Bundan sonra CHP'liler gidecekleri tarafsız mahkeme arasınlar da bulsunlar haydi!

Anayasa mahkemesi kararlarını alt mahkemeler uygulamadılar ama bundan sonra tarafsız karar vermez şahsın partili mahkemeleri tarafsız karar da almayacak.

Neymiş, Selahattin Demirtaş haksız yere hapiste tutuluyormuş, Osman Kavala beraat etse de abuk bir davadan sabuk bir soruşturma dosyasıyla hooop içeri...

Zât-ı şahani, her hafta reformlarından birini tevdi ediyor.

Reformmuş, şahlanışmış, destan yazıyorlarmış, ekonomi uçuyormuş.

Harç da bitti, yapı da göçtü, hazine de boşaldı, vergiler de yetmiyor.

23 Ocak 2021 Cumartesi

Erken Seçim İstemek Suretiyle Teröristlik Yapanlar Ne Yapmak İstemektedir?

Erken Seçim İstemek Suretiyle Teröristlik Yapanlar Ne Yapmak İstemektedir?

Bu millet için televizyona çıkıp aşı yaptıran şahıslar, patron bakanları, ihale alma uzmanı ak vekilleri de olmasa bu Covid 19 musibetinden neyler neyler çekecektik.

Korkusuz, yiğit, fedakar ak vekiller aşı oldu da millet olarak rahat bir nefes almış olduk, Covid 19 musibetinin belini Türk tipi şeklinde kırdık!

Hele hele 23 yaşında milleti için gözünü kırpmadan aşı yaptıran Merve Tatar hanım kardeş, 30 yaşındaki toraman Fatih Özata gibi yiğit vatan evlatları, o hayır hasenat maaşlarını nasıl hak etmez aziz milletimiz?

İhya olmayanlar, şahsî ekonomisini şahlandırmayan herkes teröristtir sistemini zât-ı şahani hepimize tevdi etti de zalım cumhuriyet rejiminin vesayetçi yapısından kurtulmuş olduk.

Belki de bir sonraki seçimlerde Ak Partisine, ABD beslemesi saray milleti  milliyetçilerine oy vermeyen herkesi terörist ilan edip hapse atacaklar.

Hele ki Ak Partisine üye olmayan, aşırı saray Türklerinin milliyetçisi gibi davranmayan herkes bölücü, terörist, militan, vatan haini...

Bunlar kimlerin militanları? Neden ihya olmuyorlar, saraylara bakıp neden itibar kazanmıyorlar eyy havuz medyasının olmayan okurları?

Saray Türklerinin kiralık sokak serserilerinden 3-5 yumruk yiyen mahalifler, kafaları, kolları, parmakları yazı yazdıkları için kırıldı, arabaları kurşunlandı diye zât-ı şahaninin ülkemize reformlar ihdas etme çabalarına gölge düşürerek zıvrığı çıkık bir sistemmiş havası vermek istiyorlar.

Bu milletin şahlanışını çekemiyorlar tabii!

Dolar avro biriktiren yerli ve millî teröristler yetmiyor gibi bir de dükkanını kapatan, iflas eden küçük esnaf teröristleri var!

Bu saray milleti kişileri, kuru soğan, patates lobicilerini kovdu bee...

%10 İndirimli Enflasyon ile Mücadele Destanı mı yazmadılar, Tanzim Satış Destanı mı, saray Türkleri tipi Covid 19 değil de Bulaşıcı Hastalık tekniğini mi dünya tıp tarihine kazandırmadılar?

Ya EYT terör örgütünün militanları, teröristleri şu milletin kışlık, yazlık, güzlük saraylarına bakıp milletin ihtişamından azıcık ibret alamazlar mıydı aziz milletimiz?

Saray ve şürekası kollarını sıyırdıkları komünist Çin aşısı yaptırmasalardı, ne olurdu bu necip milletin hali?

Şimdi içimiz ferah olsun aziz milletimiz! Saray Türkleri aşı oldu çok şükür!

Hatta ağlatılarak istifa ettirilen eks ABB başknları yeni Ak Trol Melih Gökçek bile aşı olmuş ki bu milletin sırtı yere gelmez artık!

Bir de milletin ekonomisini çokomelsiz göstermek için iflaas eden esnaf terörü olmasa...

Sarayda yaşamayanlar, bir gün sarayda yaşamadıklarını, ihtişam masalları ile soyulup soğan cücüğüne döndürüldüklerinin farkına varacak elbet!

22 Ocak 2021 Cuma

Saray Militanları Olmaz, Mantığa Ters! Saray Dalkavukları Daha Mantıklı!

Saray Militanları Olmaz, Mantığa Ters! Saray Dalkavukları Daha Mantıklı!

Zât-ı şahani haftanın militanlarını, teröristlerini, hainlerini cuma namazına müteakip ilan buyuracak.

Mezar taşı militanları, ucuz ekmek kuyruğuna giren teröristler, indirimli elma, karnıbahar sırası bekleyen ekonomi hainleri...

2.parti aşılar ne zaman gelecek teröristi gazeteciler, aklına esince erken seçim isteyen vatan haini muhalefet...

Şahsın damadıyla çokomellendirdiği, faiz sebep; enflasyon neticedir teoremi ile şahlandırdığı yerli ve milli ekonomimize itibar saldırısı yapıyorlar.

Oysa ülkenin 1158 odalı kışlık, 353 odalı Okluk Koyu, 1071 metrekarelik saray Türkü tipi Ahlat Sarayı, boğazdaki ecdat yadigarı leb-, derya saraylarına, makam uçaklarına, makam araçlarının cumaya giderkenki sayısına, havadaki helikopterlerine baksalar; bu kişilerin ekonomimize bakışı ünlü bir ekonomistin dediği gibi çok farklı olacak elbet:))))

Saray milleti diye bir millet peyda olmuş aziz milletimiz de bu tipler kendi kendilerine kendi gazelerine manşet sıvayıp ekonomimizi şahlandırıyorlar, çokomelli ekonomilerine pik yaptırıyorlar, memlekete saraylarından bakıp, saray beslemesi soyratılarından aldıkları fikirle kendi kendilerine sağlık, ekonomi, eğitim, sanayi, dış siyaset, hukuk gibi alanlarda destan yazdıklarını sanıyorlar.

Bu tipler, her hafta kendileri gibi olmayan kişileri, militan, terörist, hain, bölücü ilan etmeye siyaset diyorlar.

Niye çünkü? Bu heriflere, bu heriflerin bir halta benzemeyen çocukluk hayallerine devletin hazinesi, vergileri yetmedi. Siyasetleri de her sağcı siyaset gibi fosss çıktı.

Kendilerine öyle bir sistem kurdular ki liyakat, yetenek, gerçek diploma, gerçek zeka ile iş bulmak bu tiplerin sistemlerinde imkansız hale geldi.

Üniversitelere, hısım, akraba, karı-koca, baba-oğul-kız-yeğen kadrosundan alimlerini doldurdular.

Türkçe yazamayan Fatma Gülşen Koçak ilim hanım kardeşi doçentlik sınavı için “yapançı dil puanı” gerektiğini bir zamanlar yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen Fetötistlere, Anadolu insanının önünü kesmeye çalışan şer odaklarına bağlıyor.

Bu ülkede kültür dünyasının çoraklaşması, bu tipleri üniversite kadrosuna atayanlar yüzünden değil de alfabe devrimi, öz Türkçe savunması yaparak mezar taşlarının okunmasına engel olan zalı CHP zihniyeti yüzünden olmuşmuş:)))

Neticede ülkenin hali ortada! Ülkenin gündemi işsiz kalan, iş bulamayan, atanmayan öğretmenler, hemşireler, doktorlar, gençler, işlerinden ahlaksız davranış gösterme bahanesiyle kovulanlar, bir türlü getiremedikleri aşılar, gizlemeye çalıştıkları Covid 19 ölümleri değil de “mezar taşlarını okuyamadığı için kültür dünyası çorak kalmış tipler, dilde sadeleşmeyi savunan dilciler, kendi ahlaksızlıklarına 3 maymun oynadıklarına bakmadan CHP’nin içindeki tacizcilermiş.”

Hazine bittiiii, vergiler saraylarına, müteahhitlerine yetmiiii...

Anlıyor saray milleti de geleni ve gitmekte olanı...

 

21 Ocak 2021 Perşembe

Mezar Taşlarını Okusalardı Kısır Kültür Dünyalarının Yemyeşil Olacağını Sanan Saraylı Bağnazlar!

Mezar Taşlarını Okusalardı Kısır Kültür Dünyalarının Yemyeşil Olacağını Sanan Saraylı Bağnazlar!

Söyleyelim de bağnaz, yoz, cahil, kısır kalmasın kimseler.

Saraylılardan neler neler çekti dünyanın tüm özde şairleri, tiyatrocuları, yazarları, ressamları.

Sanatçı olduklarını sanan saray dalkavukları hariç; onlar her devrin soytarıları, önlerine kim kemik atarsa onlara kuyruk sallarlar dünyanın her yerinde!

Büyük insanlık, kültür dünyası yeşertecek birikimlerini sadece mezar taşlarına yazmaz bir kere akıllım.

Son yüz, yüz elli yıldır mezar taşlarına ölen kişilerin adı soyadı, doğum ve ölüm tarihleri yer alır, bunları okuyana da kimse ne kadar kültürlü insanmış hellaa demez.

Ölü Müslümansa mermerinde “hüvel baki” yazar, “O verdi, O aldı, O’ndan geldik, O’na döneceğiz!” anlamında; Hristiyansa haç bulunur, yine doğum-ölüm tarihleri, adları yer alır; egzantirikleri bir mani, özlü bir söz filan da ekler kimileri.

Bağnaz kişiler zahmet edip, tarih, bilim makaleleri, roman, öykü, şiir okuyarak kültür dünyalarının yeşereceğini akıllarına nedense hiç getirmiyorlar.

Aslında mezar taşlarını okusalar, ezanı kendi dillerinde değil de hep Arapça duysalar, Kur’an’ın Türkçesini anlayarak değil de Arapçasını anlamadan ezberleseler, kültür dünyaları çölleşmeyecek sanıyor bu siyasal İslam kafalılar.

Dünyanın her yerinde sarayda yaşayan ve kendilerini süper insan, aşırı kültürlü, çok çok özel, 0, AB, A, B kan grubundan değil de daha yüce bir gruptan geldiğini sanan tipler tee Firavunlardan beri ol saraylarına bakıp kendi kültür dünyalarının ne kadar itibarlı, ihtişamlı sanırlar ne hikmetse:)))

İşlerine gelmediği için toplumun ne kadarının eğitim alabildiğinin, ülkede bilime, sanata, spora verilen değerin ne olduğunun, basılan kitap, gazete sayısının, üniversitelerin halinin bu bağzanlıkla, yozlukla ilgili olduğunu bilirler de söyleyemezler.

Ara Güler’in dediği gibi İngiliz kraliçesinin hayatı bir boka benzemez; saraylılar da çiftçi Memed Ağa gibi 9 ay 10 günde doğmuş olabilirler; eğitim, sanat ile bağ kurma şansı olsa bal gibi sanattan da anlayabilirler belki de:)))

Osmanlı İmparatorluğu sanayileşmesini, modernleşmesini yapamadığı için o dönemde çürüyen Çarlık Rusya’sı, çöken Avusturya- Macaristan İmparatorluğu, Japon İmparatorluğu, Çin İmparatorluğu gibi çökmeye, dağılmaya mahkumdu.

Şüphesiz ki Türkçe dünyanın sayılı yazılı dilleri arasında ve en az 1300 senedir yazılı, taşa basılı eserlerle takip edebiliyoruz. Ne mutlu ki farklı alfabelerle yazılmış biliminsanları hâlâ yetişebiliyor.

Şühhesiz ki bir toplumun bağnazları da mezar taşlarını okuyamadığı için “kültürsüz, cahil, yoz” değildir bre kinci dinci gerici tipler.

Her toplumun, avcı toplayıcılar dahil, yemyeşil bir kültür dünyaları vardır.

Dilde sadeleşme ne mutlu ki artık zaferini ilan etmiştir; hiçbir şuursuz da bunu engelleyememiş; bu saatten sonra da engelleyemeyecektir.

Osmanlıca bildikleri Arapça+Farsça+Türkçe karışımı dil artık mazide kalmıştır ne mutlu ki.

Mezar taşı okuyamıyoruz diye az tarih okuyun da kültürünüz yeşersin bre gafiller:)))

20 Ocak 2021 Çarşamba

Fransa Orta Çağ Karanlığında! Şahsın Tatliş Saray Ülkesi Ampül Aydınlığında Yalbırt Yalbırt Yalbırdıyor!

Fransa Orta Çağ Karanlığında! Şahsın Tatliş Saray Ülkesi Ampül Aydınlığında Yalbırt Yalbırt Yalbırdıyor!

Manşet üstüne manşet sıvansın! Yürü bre havuz medyası!

Fransa’daki milletvekilleri 5 yaşındaki çocukların, çocuklar daha soyut düşünemediklerinden, özgürce bir inanç sistemini terch edecek yetilerden yoksun oldukları için, soyut kavramlardan fersah fersah uzakken kara çarşaflarla annesi babası olacak yobazlar tarafından büründürülmesini “laikliğe” aykırı bulmak suretiyle Orta Çağ kafasında olmuşlarmış; hele yobazların yobazlarüstü entel dantel kafasına hele:)))

CHP tam 56 gündür taciz, tecavüzlere suskunmuş! Yazıklar olsun bee...

Şahsın ülkesi, havuz medyası manşetleri gibi olsa keşkem:)))

Gündemlerinde neler neler var, neler neler yok?

Günde en az 200-250 yerli ve milli insan Covid 19’dan düzenli olarak ölmüyormuş gibi...

Nüfusun risk grubundaki insanları için aşı temin etmişler, aşıları vurmuşlar gibi...

İş yerini kaptmak zorunda kalan küçük esnaflara, kira, fatura desteği yapmışlar gibi...

Herifler milleti, saraylarındaki beslemeleri, devletin ihaleleri ile ihya ettiği müteahhitleri sanınca “aşı” işinde de kollarını sıyırıp destan yazdıklarını sanıyorlar.

Memura, işçiye %7-8 zamcık; doğalgaza, elektriğe, benzine, köprü geçiş ücretlerine “güncelleme”, “dengeleme” yapmamışlar gibi, diplamasız zekalarının necip keskinliğine bak!

Eğitimde dünya ziyaretçi tıklanış rekoru kırdıklarını; sisteme giremeyen milyonlarca öğrenci varken ısrarla ve övünerek zırvalamıyorlarmış gibi...

Ankara’nın göbeğinde güpegündüz kiralık serserilerin eline silah, tabanca verilip gazetecilere, siyasetçilere, televizyonculara kalleş pusular attırılmamış gibi...

Yüksek faizli, damatsız, çokomelsiz ekonomilerinde her şeyleri çok mikemmel!

Şahsın halis niyetliler hareketi, Adnan Oktar ve kediciklerinin partilerine, Ensar Vakfı’nın, Türgev Vakfı’nın, Kadem’in yurtlarında kalan ve 45 öğrencinin taciz, tecavüze uğramasına Aile ve Sosyal Yardımlaşma hanım kardeş bakanları Sema Ramazanoğlu dışında kimse kaç senedir ses çıkarmış gibi...

“45 öğrenciye taciz etmişler, tecavüz etmişler, Sema Ramazanoğlu dedikleri yaratık hanım kardeşleri dememiş sanki ‘Bir kereden bir şey olmaz, abartmayın. Güzide vakıfları karalamaya gerek yok!’ şu Orta Çağ kafasının halis niyetindeki ahlaka, vicdana bakele!”

Havuz medyaları (Milat, Yeni Akit, Türkgün, Akşam, Takvim, Diriliş Postası) kendi kendilerine gündem uydurup, kendi kendilerini heyecana getirici manşet sıvıyor aziz milletimiz.

Atakları, İhaları, Barbarosları, Oruç Reisleri yerli ve milli bayrak boyalı, kaportası yerli, tekerlekleri ve adları kesinlikle hem yerli hem milli...

Motorlarını da Almanlar sorunsuz verse, Fransızlar maraza çıkarmadan gönderseler, Oruç Reis ve Barbaros yerli ve milli limanlarında istirahat ederken ne güzel olurdu havuz medyası.

Şahıs bir de reformlarını eda etti mi, dokunma keyfine hazine emükleyici; vergileri yiyici halis niyetli müteahhitler sisteminin...

 

19 Ocak 2021 Salı

Partisinin Öcü Müteahhitlerinin Cici Başkanı Tipi Hükümet Rejimi Sistemi! Saray Türk'ü Modelli, Taraflı, Eşi, Memendi Yok!

Partisinin Öcü Başkanı Tipi Hükümet Rejimi Sistemi! Saray Türk'ü Modelli, Taraflı, Eşi, Memendi Yok!

Damatsız, çokomelsiz, anayasasız; her şeyi tek şahsım karar verir rejimi...

Yiyici, ihyacı müteahhitlerine cici; rüşvet ve hak yemeyen herkese öcü başkan sistemi...

Ekonomide, eğitimde, sağlıkta, sanayide, savunmada, turizmde kimse işin uzmanlarıyla bir araya gelip karar veremiyor; tek şahsın kararını bekliyorlar; iş sarpa sarınca da baş sorumlu şahsım kişisi hariç hemen birini bulup ağlata zırlata istifa ettiriyorlar, tek şahısın vermiş olduğu abuk kararın günahını da istifa ettirdikleri kişiye yüklenip deh ettiriyorlar.

Meğer kandırılmışlarmış, trenden hemen itmişlermiş, huhuu sistemi kesin affedermiş de milletimiz de affetsin rejimi...

Ortada devlet ve kurumları yok da eline balonla, horoz şekeri ile kandırılan çocuk var sanki!

Devlet dediğiniz yapıların kurumları, sistemleri, aklı başında kişileri olur ve kandırlmazlar birader!

Kendilerinden başka kimseye bir yararı olmayan şahsî şahısların ihya olmacılı hükümet sistemi...

Devletin ihalelerini, koltuklarını, vergilerini, hazinesini, fabrikalarını, limanlarını kendi kendilerine iç etme rejimini millete millet rejimi budur, vesayet rejimini yıkıyoruz diye faşizmi kakalıyorlar.

Hazineyi boşaltılar, yeniden insanî oranda vergi koyacak hiçbir ürün bırakmadılar; pırlanta, mücevher, yakut ve sıfır (0)vergileri hariç, o iş kendilerinde oldukları için kendi devletlerinden vergi kaçınmayı devlet adamlığı sayıyorlar, Kızılay başkanı diye buldukları paragöz ve görgüsüz herife Kızılay gibi bir kurumun ne idüğü belirsiz bir vakıf için halis gereği vergi kaçındıklarını açıklattırıyorlar.

Kendi yüce diplomasız şahıslarının imam hatip lisesi tarih müfredatı serinliğince neticelerinden uydurdukları ekonomi sistemi gibi serin tarih bilgisine sahipler, milletin vergilerini uyduruk tarih dizileri için çarçur ediyorlar, milletin rızkını yazlık kışlık saraylarının duvarlarına sıvıyorlar.

Bir devletin işleyişinde tarafsızlık, her vatandaşına eşit uzaklıktaki devlet adamlığı kavramı, pirüpak apak partisili şahıslarını pek enterese etmiyor artık.

Aşırı partisinin, aşırı taraflı başı adamı rejimi peyda olundu.

Vatandaşların hepsini kendilerinin partisiliymiş gibi hissediyorlar, kendilerinden olmayanlar, terörist, militan, bölücü...

Kendi partilerinin kongrelerinde de en partili kişilerinin sıradan, pek bir ehemmiyeti olmayan sözlerini, kutsal bir yerden geliyormuş gibi koca koca, yaşını başını almış adamları ayağa kaldırıp, dört parmaklarını sallatarak dinletiyorlar.


18 Ocak 2021 Pazartesi

Damat Kayıp da Nerede Bu Ülkenin İç İşleri Bakanı, Savunma Bakanı Olan Şahısları?

Damat Kayıp da Nerede Bu Ülkenin İç İşleri Bakanı, Savunma Bakanı Olan Şahısları?

Ülkenin başkentinde güpegündüz, siyasetçilere, gazetecilere, televizyonculara kiralık, eli silahlı, sopalı 3’er,  5’er kişilik sözde yerlici millici serseri grupları kalleş pusular kuruyor, ülkenin güvenliğinden sorumlu kişileri ortalarda yok.

Muz cumhuriyeti mi bu ülke, Teksas mı, kabile rejimi kuralsızlıkları mı hüküm sürüyot SS efendi?

Nerde bu esrar tozuyla ohh ohh yazan kolluk güçlerin, ampül cinsi bekçiler ne işe yarıyor?

Nasıl rejim bu rejim? Ülkenin kendini her şey sanan tipi her gün birilerini terörist ilan ediyor, ağzına ne geliyorsa herkese söylüyor, Macron dahil, küfürlerini verip veriştiriyor; stepnesinin siyaset üretmek gibi bir derdi olmadığı için o da şu parti kapatılsın, bu parti başkanı terörist, o kişi militan desin, çetesinin elemanları kafa göz kırsın, ohh ne ala memleket! 

Hapishanelerinden af ile çıkartılan mafya bozutusu dava arkadaşları, kiralık katillerle kendilerinize yeni bir rejim mi kurdunuz da milletin haberi mi yok, ilginizi çekmiyor mu bu kişileri yakalamak SS efendi?

Damat ermişlere karışmış olsa da kayınpederi ekonomiyi şahlandırmaya devam ediyor kendi aklınca yine! Kendi yüksek faiz vermiyormuş gibi faiz sebep enflasyon neticedir diye üfürmeye devam ediyorlar. 

Şahlanamayan aziz milletimiz 2021 ocak ayında da karnıbahar, elma, ekmek kuyruklarında tir tir titriyor ama ülkenin şahlanan ekonomisinden, saraylarına ayrılan milyonluk ödeneklerle gurur duymaktan geri durmuyor.

Ülkede darbe tehdidi var, sivil ceketli, kravatlı komutan Hulisi Beylerden hiç ses seda çıkmıyor.

Adamlar eyyy CHP, eyy İYİ’ler diye darbe mi istiyorsunuz siz diye darbe goygoyculuğu yapıyor; darbeyi durduracak kişiler hiç oralı değiller. Nerde bu ceketli komutan ne iş görür bu SS? 

Fetötistlerin darbe yapacaklarını boğazını sıkana kadar anlamayan ve koltuğunu korumayı her dönem başaran Hulisi Bey komutan ülkedeki darbe tehdidine dair neden hiç ses vermiyor?

 Zat-ı şahani darbe mi ima ediliyor diyor, sen uyuyor musun eyy Hulisi Bey komutan?

2016’da Ziya enişte olmasaydı ne olurdu ülkenin hali; bu sefer emrindeki aslerlere boynunu sıktırmadan önlemelisin!

Emekli bir genel kurmay başkanının yazdığı kitapta darbe imasında bulunmuş sizden hiçbir ses seda yok.

Adnan Menderes ülkeyi erken seçime götürseymiş belki de darbeye gerek olmazmış.

Sanki kitap okuyan tipler de emrinde subay, astsubay, polis, hatta bekçi bile kalmayan Fetötistlerin hapis yatırırken izledikleri emekli genel kurmay başkanı darbeci miymiş? Emrindeki askerler bu kez boynunu sıkmadan vaziyet al Hulisi Bey komutan da darbe neyim yaptırma lütfen; cami yaptır, köprü açtır felan! 

Ülkede siyasetçileri hapisten afla çıkardıkları mafya babası tehdit ediyor, ülkenin iç işleri bakanı olacak tipi çıkıp burası hukuk ülkesi, benim görevim de bunları engellemek demiyor.  Ülke huhuuu ülkesi mi alooo? 

17 Ocak 2021 Pazar

Faşistler Vaatleri Bitince, Talimat Dinlemeyen Azgın Serserilerine Pusu Kurdurturlar!

Faşistler Vaatleri Bitince, Talimat Dinlemeyen Azgın Serserilerine Pusu Kurdurturlar!

Sözde milliyetçiler, vayanperverler, yerli ve millî geçiniyorlar.

Siyaseten ekonomiden, eğitimden, tarım ve hayvancılıktan anlamıyorlar; kafa bile yormuyorlar.

Milliyetçi geçiniyorlar ama vatan topraklarının, ormanlarının satılmasına şakşakçılık etmekten hiç gocunmuyorlar.

Kimin toprağını kime satıyorsunuz, milletin limanlarını, fabrikalarını hangi yerli ve milli duygularla peşkeş çekiyorsunuz bile diyemiyorlar.

Ülkenin 4. partisi olarak kendilerinden daha çok oy almış 3. parti için bunlar kapatılmalı arsızlığını yapabiliyorlar.

Şu kişi hapse girsin, içerdeki şu mafya babası daha fazla hapis yatmasın, hırsızlar, kapkaççılar, rüşvetçiler için af çıksın demeyi “yerli ve millî” bir politika sayıyorlar.

Alparslan Türkeş’in oğlu Tuğrul Türkeş’in dediği gibi  “Türkiye’de Kürtler üzerinden ayrımcılık güden, Alevîler üzerinden mezhepçilik örgütleyen, Hristiyanlar ve diğer azınlıklar üzerinden dışlayıcılık geliştiren ve/veya Avrupa’daki popülist üstüncülüğün farklı bir varyantı üzerinden hesaplar yapan bir milliyetçilik, Türk milliyetçiliği olamaz. Olsa olsa, “azgın milliyetçilik” olur. Toplum tabanında bu yönde birtakım düşünce kusurlarının, kimi reflekslerin olması, azgın milliyetçiliğe karşı yeni bir metot ve ıslah ihtiyacını ortaya çıkar.”

"Azgın milliyetçilik bilime aykırıdır. Teknolojik dönüşümü kötüye kullanır. Her şeyin ötesinde bilginin, bilgi birikimin karşısında ve muhalifidir. Azgın milliyetçiliğin mahir olduğu tek şey şiddetli yıkımdır, filizlenen bu azgın milliyetçiliğe karşı olduğunu” vurgulayarak “Gerçek milliyetçiler olarak biliyoruz ki, azgın milliyetçiliğin gücü blöften ibarettir. Sözleri ve hareketleri palavradır. Azgın milliyetçiliğin hiçbir fikrî derinliği bulunmaz. Yarının Türkiye’siyle ilgili hiçbir fikri yoktur. Sözü de hareketi de salt kaba kuvvettir. Bu nedenle de milleti temsil edemez”

Bu Alparslan Türkeş ne demek istemektedir eyy bacCceli saray Türkleri?

Kim azgın, kim kaba saba kuvvet kullanmayı, Kürtleri, muhalefeti tehdit etmeyi “milliyetçilik” sayıyor?

Ne demek bu milleti temsil etmiyorlar? Popülist üstüncülük derken bu Tuğrul, saray milletini beğenmemektedir?

Saray milletinin fedaileri, yerli ve milli deeel mi bacCceli saray akbuğusu?

Palavra mı sıkıyor bu milletin hazinesini boşaltan sözde yerli ve milli tipler?

Bu millet vergilerini ihya olmayı halt sananlar, ülkeyi anonim şirket gibi düşüneneler, üç beş cibilliyetsiz müteahhit için vermiyor ya?

Saray milliyetçileri elbette bu milleti temsil edemez, bravo Tuğrul Efendi!