Sivas'ın Karanlığı Sönmedi Harladılar 26 Yıldır Yanıyor, Kanıyor!
2 Temmuz 1993'te yerli millî ve Sivaslı aşırı Sünnî Müslüman kalleşler, önce Pir Sultan Abdal Kültür Merkezini, Sivas'ın merkez camiilerinden cuma namazlarını eda edip sonra Allah Allah nidaları eşliğinde kültür merkezini taşladılar, sonra Sivas Madımak Oteli'nin önünde ellerinde benzin bidonlarıyka çoğalarak toplandılar!
8 saat boyunca devlet yetkililerinin kontrolünde ellerinde sopalarla, benzin bidonları ile bekleyip içinde kadın, erkek, çocuk, ihtiyar, şair, yazar, çizer, ozan, Sünnî, Hollandalı, atayiz, Alevî ayırt etmeden yaktılar, 35 kişiyi dumanla boğarak, yakarak öldürdüler! Yalnız Müslüman olduklarından ezan vaktinde ara vermeyi unutmadılar!
Dönemin Sivas valisi, kaymakamları, tugay komutanı, askerleri, polisleri, bekçileri film setinde insan yakılıyormuş gibi adaplarını bozmadan tepkisiz, etkisiz seyrettiler!
Sivas'ta toplanmış aşırı Sünnî Müslüman kalleşler Madımak Oteli önünde, aşırı tahrik olup galeyana geldikleri için protesto haklarını kullanarak şöyle slogan attılar:
"Cumhuriyet burada kuruldu, burada yıkılacak!"
"Şeriat gelecek, laiklik gidecek!"
"Hizbullah geliyor, laik düzen yıkılacak!"
"Kanımız aksa, zafer İslam'ın!"
"Yaşasın Hizbullah!"
"Şeriat isteriz!"
"Muhammed'in ordusu, laiklerin korkusu!"
"Cehennem ateşi buuu, yakın, yakın!"
Dönemin başbakanı olacak yobaz Müslüman kalleşler sevicisi Tansu Çiller, katliam bittikten sonra şöyle dedi:
"Ne mutlu ki otel dışındaki vatandaşlarımız bir zarar görmemiştir." dedi hayâ, edep, devlet ahlakı, otel içindeki Tanzanyalıları düşünüp üzülecek değil ya!
Otel dışındaki vatandaşları katliam esnasında kendi üstlerine benzin dökebilir, otele taş atarken arkadaki Müslüman kalleş arkadaşlarının taşıyla kafalarını yarabilirlerdi! Ne mutlu Tansu Çiller'e ki böyle elim bir hadise vukuu bulmadı da devlet erkanını üzüntüye boğmadılar.
Dönemin cumhurbaşkanı olacak Morisson Süleyman Demirel'i "Olay münferittir. Ağır tahrik sonucu halk galeyana gelmiş. Olayları tüm devlet erkanı gibi yakından izlemiş ve güvenlik kuvvetleri ellerinden gelen yapmış! Ortada halkın çatışması yokmuş, halkla güvenlik güçlerinin çatışması da yokmuş, karşılıklı gruplar arasında çatışma da yokmuş; sadece bir otelin yakılmasından dolayı can kaybı olmuş!"
Fetötistlerin en çok bastığı Zaman gazetesindeki başköşe yazarlarından Fehmi Koru, eser miktardaki komikliki ile şöyle demiş, "Komik hikayelere imza atan yazar Aziz Nesin bu defa etkisi uzun yıllar kalacak bir trajedinin kahramanı olmuş! Sivas'ta ilk elde 35 kişinin ölümü, çok sayıda kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan arbede, onun merkezinde olduğu yoğun tahriklerle meydana gelmiş."
Katil Müslüman kalleşlerin ne günahı varmış, sadece şeriat isterken tahrik olup 35 kişiyi katletmişler!
Katillerin en kalleş Müslümanlarından Cafer Erçakmak'ı kabile devleti olmayan Türkiye Cumhuriyeti Devleti kırmızı bültenle aramasına rağmen Sivas Emniyet Müdürlüğüne 500 metre mesafedeki evinde ölünce bulabilmiş!
Kimine ehliyet vermiş, resmi nikah yapmış ama ecelleriye ölmeden bulamamış!
Dava bittiğinde katiller için "Çok mağdur oldular, karar haklarında hayırlı olsun!" diyebilecek şuurlu yobazları, unutmadık elbet!
Sivas'ın yobazları, karanlığı bu memleketten çektirip gidecek eninde sonunda!
Katillerine kol, kanat gerenlerden, sorumlulardan, sorumsuz devlet görevlilerinden eninde sonunda hesap sorulacak, o yobazlık, o karanlık bitecek!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder