12 Mayıs 2021 Çarşamba

Kayyum ve Vali Münir El Ele Saray Türklerinin Diyarbakır Karpuzu, Altın Hasır Bilezik ve Tepsi Kadayıflı Şaheserleri!

Saray Türklerinin Diyarbakır Karpuzu, Altın Hasır Bilezik ve Tepsi Kadayıflı Şaheserleri!

Eski Türkiye'deki gibi tükürürüm böyle heykelin içine tarzı heykeller yapılmıyor artık!

Kayyım belediye başkanı ile Vali Münir el ele, Diyarbakır heykele doydu!

Patates, kuru soğan müjdesinde helak olan Diyarbakırlıların heykelini yapacak değillerdi aziz milletimiz?

Siyasal İslam kafalıların öyle gerçeğe yakın heykelleri var ki dünya sanat tarihine geçecek cinste, sanat değerleri pek olmasa da parasal değerleri aziz milletimizin belediyelerine, valiliklerine epey ağırlık bindirici... 

Hele 15 Temmuz'dan sonra bir tank durduran reyiz heykeli vardı ki Rodin'i hasetinden çatlatır, bir kez göreni Michelangelo'nun Davut heykelinin yüzüne bir daha baktırmazdı.

O renk seçimi, o tankları zınk diye durduran kol, o boy, o pos, o heykel yüreee...

Antonio Canova'nı heykelleri gibi Aşk Tanrısı Öpücüğü, Yeniden Canlanan Ruh gibi edepsiz olacak değildi saray Türklerinin ihya olmacılı heykel eserleri!

Degas'ın heykelleri çirkin ötesi kalır, iki dişli evrensel dünya bebeği şeklindeki karpuzun içinden doğan babası Kürt anası Çinli bebek heykeli! 

Belki de Diyarbakırlı bebekleri leylekler getirmedi, karpuzun içindeki siyah çekirdekten büyüdüler, yoksa Diyarbakırlı bebekler neden genelde hep esmer, Vali Münir çok sanatsever bir vali şahsı!

Eski Türkiye'nin Akdeniz Heykeli, Güzel İstanbul heykeli, afedersin Gülhane Parkı Çıplak heykeli, Kadıköy Avanak Avni heykeli, Aşk Yağmuru, Periler Ülkesi heykeli, Kars'taki ucube İnsanlık Anıtı heykelleri neydi öyle? Ucubeleri kırdılar, yıktılar, kollarını kopardılar, burunlarını kestiler, yok ettiler!

Çocukları ayırmayalım, dünyanın bütün bebekleri birbirine benzer, ihyacı saray Türkleri ne tatlı paralar ezer!

Yonca Kavşağı'nda da var, havalimanı mevkiinde de...

4 milyon 412 bin TL'lik etrafları çayırlı, çimenli, bayırlı muhteşem ötesi eserler! Tanesi 1 milyon 103 bin TL, çimenleri, çayırları, hayırları, kayyımı, valisi dahil...

Halay çekenleri bölmeyelim, baklava yiyenleri rahatsız etmeyelim, karpuzdan çıkan iki dişli çocukları neden leylekler getirmedi de karpuzun içinden çıkmış diye ayrıştırmayalım!

Halay çekenler de altın bilezik de karpuz da baklavacı da ne kadar gerçek gerçekten!

Ayrıca iki tane dişi olan bebek büyük görünse ne olur, içinde olduğu karpuzu mu yer?

Saray ve şürekası aziz ülkemizin her yanını kaymak gibi duble yollar, havalimanları, şehir hastaneleri, millet sarayları eserleri ile donattığı gibi, bu eserlerin aziz hazinemize ettiklerini, dünyanın değme hırsızları, yağmacıları, vurguncuları edemez!

Kayyum sanatı, sanat eserileri şahlandı, tatlandı, iki dişli, ihya edici, köşe döndürücü...

Üstelik Diyarbakır Valisi Münir'in dediği gibi karpuza bakan onun karpuz olduğunu anlayabiliyor!

Gerçekten gerçeğe çok yakın; çocuk da çocuk gibi, dünyanın iki dişi çıkmış tüm çocukları gibi...

Çocuğun Çinlisi, Tayvanlısı, Türk'ü, Kürt'ü olmaz; iki dişi varsa çocuktur.

Allah'ınız ıslah etsin, Diyarbakırlı yoksulların ahı da iki elleri de yakanızda olsun!

Ucubeler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder