Deyişiklerin Bir Garip Aşk Hikayesi!
Doymak yok, yollarına, yolsuzluklarına devammış, ampüllerin hizmet erleri ak belediyelerde de yorulmazmış.
Belediyecilik işi de millet aşkı işiymiş; çoluğunu, çocuğunu, dünürünü, damadını, imam hatipten sınıf arkadaşlarını, vakıflarına başkan olarak atayıp ihya edici belediye ihaleleri verme işi değilmiş.
Fetötistlerle, Barzani ile Beşar Esat'la, Suudi Arabistan'la, Mısır'la, Kaddafi ile aşkları taze bitti.
ABD, AB, Hollanda, Rusya, Almanya, Fransa'yla aşk ilişkileri gelgitli, bir küslü iki barışıklı...
İşlerinin ustası, araç geçiş garantili duble yollarının ve hasta garantili şehir hastanelerinin hastası cinsleri...
Hizmet aşkı için varlarmış:)) yıllarca devletin ordusunu, emniyetini, yargısını ele geçirip çökertmek için birlikte çöreklendikleri, adına "Hizmet Hareketi" dedikleri gönüllüler hareketi şimdi erdemli tarihlerinde mazi...
Gönül işlerinin içinde bekası var, varlık kuyrukları var; lakin yeterli miktarda patlıcanı, domatesi, kuru soğanı ve kırmızı etleri yok!
Yerli ve millî kerameti isimlerdeki çok gizli harf sayısını bilen ünlü bacCceli saray Türküleri bile var!
Her lüzumsuz yerde bilbord bilbord bir garip aşk hiyalerinin resimleri, hoparlör dolusu bangır bangır müzikleri...
Cami minarelerini, karakolları, devlet hastanelerini '' Bir Garip Aşk Hikayesi'' yazılı afişleriyle arsızca donatıyorlar.
Yağma düzenlerinin Belediyelerdeki sonu yaklaştıkça siyaset meydanlarında Yeni Zelanda dinci gericisi yobaz teröröristin videosunu yaydıkları cazgırlıkları şeytan dillerine destan!
Arlanmasalar Yeni Zelanda'daki dinci gerici aşırı milliyetçi yobazın Cami saldırısını şimdilik Kılıçdaroğlu'na bağladılar ama ilerleyen günlerde laiklik, İsmet İnönü ve Atatürk'e bağlamaları da yakındır!
Eski ortaklarına eskiden hitap edecek isim bulamazken '' Gönüllüler Hareketi'' '' Hizmet Hareketi'' "Okyanus Ötesi" gibi nev-i şahıslarına münhasır isim bulularladı.
Eski paralel ortaklarına ne istemişlerse verirken hizmet aşklarının alengirli, aşnalı fişneli, gönül işlerini meğer sezememişler ama şimdiki gönül belediyecilikleri öyle olmayacakmış!
Fetötist darbecileri 2008 YAŞ kararlarına rağmen ordudan atmazken kandırıldıklarını, gönüllerini darbeci genarallere kaptırdıklarını sezememişler!
Şimdiki gönül belediyeciliği ve belediyecilik hizmet işlerinin eskiden beraber paralel yürüttükleri yıllardakiyle benzeyeceğini kim bilebilir?